15 Ocak 2014 Çarşamba

Saadet Partisi Beykoz Belediye Başkan adayı / Teşkilat Sorumlusu Selman Yücel ile röportaj ;




‘Beykoz’un sorunları Saadet’le çözülecek’

İstanbul’un en güzel ilçesi olan Beykoz’un ranta kurban edilmek istendiğini vurgulayan Selman Yücel;
“Beykoz’u rantiyenin elinden kurtarmanın yolu, Beykoz’u Beykozlularla yönetmekten geçiyor” dedi



Saadet Partisi  Beykoz Belediye Başkan adayı Selman Yücel ile seçim öncesi ve sonrası başta olmak üzere gündem hakkındaki görüşlerini aldık.

1983 yılında Refah Partisi’nde başladığı aktif politika yaşamını Saadet Partisi’nde sürdüren Selman Yücel, belediyeciliğin yıllardır içinde olan bir isim. Sultanbeyli Belediyesi’nde başkan danışmanlığı ve belediye meclis üyeliği görevlerinde bulunmuş. 5 yıldır da Saadet Partisi’nin Beykoz Teşkilat Sorumlusu olarak görev yapıyor.

Neden Beykoz Belediye Başkanlığı dediğimizde  Selman Yücel’in cevabı çok net:“Bizde göreve talip olma değil görevlendirme esastır. Partim de beni Beykoz Belediye Başkan Adayı olarak görevlendirdiği için buradayım. Önemli olan Selman Yücel’in belediye başkanlığı değil, Beykoz’un Milli Görüşle hakettiği adaletli yönetime kavuşmasıdır.”

ÖTELEME VE BEKLETME VAR

Beykoz’un sorunları nedir demeye fırsat kalmadan, Selman Yücel, İstanbul’un bu şirin ilçesinin anatomisini çıkarıveriyor. “İstanbul’un en güzel ilçelerinden biri olan ve eşsiz bir tabiat güzelliğine sahip Beykoz, anlaşılmaz bir şekilde, görünmez bir öteleme ve bekletme politikasıyla karşı karşıya, Bu harika ilçe 40-50 senedir bir kaos yaşıyor. Yok 2B alanı yok orman alanı yok sit alanı, ön görünüm alanı ve Beykoz bir mağduriyet yaşıyor. Amacın Beykoz’un rantını belli çevrelerin paylaşmasını sağlamak. Beykozluyu ev sahibi değil de misafir haline getirmek ister gibi bir görüntü var. İmar ve tapu sorunları bilerek çözülmüyormuş gibi. Bütün bu sorunların çözümünün de sadece Milli Görüşle mümkün olduğu ortada.”

40 BİN BİNA TEHLİKEDE

Selman Yücel İnşaat Mühendisi kimliğiyle Beykoz’un başka bir sorununa daha parmak basıyor ve mevcut 50 bin binadan yaklaşık 40 bininin depreme dayanıklı olmadığını ve acilen vatandaş odaklı bir dönüşüme ihtiyaç olduğunu vurguluyor.

ÇÖZÜMSÜZLÜĞE TERKEDİLDİ

Beykoz’daki fabrikaların iş sahalarının birer birer yok edildiğini ve Beykozlu’nun iş imkanlarının elinden alındığını vurgulayan Selman Yücel, denizle iç içe yaşayan Beykoz’un deniz ulaşımından yeteri kadar yararlanamamasının da ayrı bir yara olduğunu dile getirdi ve “Beykozlu adeta bir çözümsüzlüğe, yalnızlığa  terkedildi” diye konuştu.

Selman Yücel’in Beykoz’la ilgili projelerinin başında ise organik tarım geliyor. Selman Yücel bu konuda da şunları söylüyor: “Beykoz’un her tarafı organik tarım için müsait. Ancak organizeye ihtiyaç var. Milli görüşün organizasyonuyla Beykoz, İstanbul’un organik tarım ürünü ihtiyacının büyük bölümünü karşılayan bir ilçe haline gelebilir. Beykoz’un çileği,kirazı, cevizi ve sebzeleri meşhurdur mesela. 20 köyü var, bu köylerde organik ürün yetiştirme teşviki yapılacak. Seralar hazırlanıp İstanbulluya hobi bahçeleri sunulacak. Halkımızın organik tarım yapabilmesi için belediye olarak destek verip ayrıca, ürünlerin satışı noktasında da bir organizasyon oluşturup Beykoz’u önemli bir organik tarım merkezi haline getireceğiz. Mesela denizle iç içe yaşayan Beykoz’un bir balık hali yok. İşsizlik had safhada. Beykoz’un bir sanayi sitesi yok. Peki bunu mevcut belediye yönetimi görmüyor mu diyeceksiniz. Bunları görmek için yüreğinle bakmak, çözümlemek için de gerçekten istemek gerekir. Bu sorunların çözümü de Milli Görüş’tedir.”
Selman Yücel hemen bu noktada merhum Necmettin Erbakan’ın sözünü dile getirerek. “Erbakan Hocamız’ın da eskiden dediği gibi ; Garson Devlet halka hizmet eden devlettir. biz garson devlet olmalıyız. Garson devlet; halkına yukardan bakan, hor gören devlet değildir. Onun bütün talebini kendi vazifesi gibi kabul edip, onun talebini emir olarak görendir. Bizim belediyecilik anlayışımızda bu var” ifadelerini kullanıyor.

HER ZAMAN SEÇİM DÖNEMİ

Seçim çalışmalarında nasıl bir yöntem izleyeceksiniz, diye soruyoruz. İşte cevabı:
“Biliyorsunuz, televizyonlarda ve basında Milli Görüş’e ambargo var. Malum çevreler bizimle ilgili haberleri yayınlamazlar. Ama bizim için bu sorun değil çünkü bizde hadi seçim dönemi çalışmalarını başlatıyoruz gibi bir şey söz konusu değildir. Bizde seçim çalışmaları hiç kesintiye uğramadan devam eder. Türkiye’nin en dinamik ve en organize teşkilat yapısına sahibiz. Beykoz’un 180 bin seçmeni var. Bu 180 bin seçmenle biz her zaman birebir ilişki içindeyiz. Biz de 5+5+5 diye bir sistem vardır. Buna göre 300 seçmeni olan bir sandıkta 5 erkek sorumlumuz, onun yanında da 5 hanım 5 de genç sorumlumuz vardır.  Bu 15 kişilik ekip o 300 seçmenle her zaman birebir ilişki içindedir. Ayrıca dernekler ve sivil toplum kuruluşlarına Milli Görüş iktidarında belediyenin nasıl olacağını anlatırız. Sorunların çözümü yerelden başladığı için de bizim için en önemli ve olmazsa olmaz kurumlardan biri muhtarlıklarımızdır. Milli görüş iktidarında muhtarlarımız belediyenin ayrılmaz bir parçası olacaktır. Çünkü halkın ne istediğini onlardan iyl kimse bilemez. Biz mahalleleri en iyi şekilde onlarla yönetiriz. Biliyorum, çeşitli sorunları var. Mühürleri ellerinden alındı, ekonomik sıkıntıları var. Ama biz bir şekilde bunu çözeriz.”

SORUNLARI HALK TESPİT EDECEK

Peki diyoruz Saadet Partisi “ Selman Yücel “ Beykoz Belediye Başkanı olursa neler yapacak ? İlk akla gelen projeleriniz nelerdir ? diye sorduk sayın Yücel’e;

“31 Mart sabahı geri dönüyoruz.
Seçildiğimiz ilk gün ; Eyüp  Camii’nde sabah namazı kılacağız. Sonrasın da Rahmetli Erbakan hocamızın kabrini ziyaret edip Kuran-ı Kerim okuyacağız.
İşe belediyenin kapısına “Rüşvet alanda, verende melundur” yazısını asarak başlayacağız. Halk kendini yönetecek. Bizim milli görüş belediyeciliğimizde halk meclislerimiz vardır.

Kahvehanelere önceden haber gönderip , başkan halk ile görüşecek şikayetlerinizi,taleplerinizi şu gün şu saatte dinleyecek. Haberini vereceğiz. Halkımız hizmeti tespit edecek, biz de çözümü üreteceğiz. Milli Görüş belediyeciliğinde halkın şikayetçi olduğu başkan yardımcısı ve müdüre yer yoktur. Halk için çalışmayan gider yerine de çalışacak olan gelir. Beykoz Belediye Başkanı olduğum gün bunun sözünü tüm Beykoz’a açık bir şekilde vereceğim. Beni ben gibi temsil etmeyen başkan yardımcısı ve müdürle bir gün bile çalışmam.”Röportaj: Ayşe DURSUN

tunaydinayse@outlook.com

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder