‘Beykoz’un sorunları Saadet’le çözülecek’
İstanbul’un en güzel ilçesi olan
Beykoz’un ranta kurban edilmek istendiğini vurgulayan Selman Yücel;
“Beykoz’u rantiyenin elinden kurtarmanın
yolu, Beykoz’u Beykozlularla yönetmekten geçiyor” dedi
Saadet Partisi Beykoz Belediye Başkan adayı Selman Yücel ile
seçim öncesi ve sonrası başta olmak üzere gündem hakkındaki görüşlerini aldık.
1983 yılında Refah Partisi’nde başladığı
aktif politika yaşamını Saadet Partisi’nde sürdüren Selman Yücel, belediyeciliğin
yıllardır içinde olan bir isim. Sultanbeyli Belediyesi’nde başkan danışmanlığı
ve belediye meclis üyeliği görevlerinde bulunmuş. 5 yıldır da Saadet
Partisi’nin Beykoz Teşkilat Sorumlusu olarak görev yapıyor.
Neden Beykoz Belediye Başkanlığı dediğimizde Selman Yücel’in cevabı çok net:“Bizde göreve talip olma değil görevlendirme
esastır. Partim de beni Beykoz Belediye Başkan Adayı olarak görevlendirdiği
için buradayım. Önemli olan Selman Yücel’in belediye başkanlığı değil,
Beykoz’un Milli Görüşle hakettiği adaletli yönetime kavuşmasıdır.”
ÖTELEME VE BEKLETME VAR
Beykoz’un sorunları nedir demeye fırsat
kalmadan, Selman Yücel, İstanbul’un bu şirin ilçesinin anatomisini çıkarıveriyor.
“İstanbul’un en güzel ilçelerinden biri olan ve eşsiz bir tabiat güzelliğine
sahip Beykoz, anlaşılmaz bir şekilde, görünmez bir öteleme ve bekletme
politikasıyla karşı karşıya, Bu harika ilçe 40-50 senedir bir kaos yaşıyor. Yok
2B alanı yok orman alanı yok sit alanı, ön görünüm alanı ve Beykoz bir mağduriyet
yaşıyor. Amacın Beykoz’un rantını belli çevrelerin paylaşmasını sağlamak.
Beykozluyu ev sahibi değil de misafir haline getirmek ister gibi bir görüntü
var. İmar ve tapu sorunları bilerek çözülmüyormuş gibi. Bütün bu sorunların
çözümünün de sadece Milli Görüşle mümkün olduğu ortada.”
40 BİN BİNA TEHLİKEDE
Selman Yücel İnşaat Mühendisi kimliğiyle
Beykoz’un başka bir sorununa daha parmak basıyor ve mevcut 50 bin binadan yaklaşık
40 bininin depreme dayanıklı olmadığını ve acilen vatandaş odaklı bir dönüşüme
ihtiyaç olduğunu vurguluyor.
ÇÖZÜMSÜZLÜĞE TERKEDİLDİ
Beykoz’daki fabrikaların iş sahalarının
birer birer yok edildiğini ve Beykozlu’nun iş imkanlarının elinden alındığını
vurgulayan Selman Yücel, denizle iç içe yaşayan Beykoz’un deniz ulaşımından
yeteri kadar yararlanamamasının da ayrı bir yara olduğunu dile getirdi ve
“Beykozlu adeta bir çözümsüzlüğe, yalnızlığa
terkedildi” diye konuştu.
Selman Yücel’in Beykoz’la ilgili
projelerinin başında ise organik tarım geliyor. Selman Yücel bu konuda da şunları
söylüyor: “Beykoz’un her tarafı organik tarım için müsait. Ancak organizeye
ihtiyaç var. Milli görüşün organizasyonuyla Beykoz, İstanbul’un organik tarım
ürünü ihtiyacının büyük bölümünü karşılayan bir ilçe haline gelebilir.
Beykoz’un çileği,kirazı, cevizi ve sebzeleri meşhurdur mesela. 20 köyü var, bu
köylerde organik ürün yetiştirme teşviki yapılacak. Seralar hazırlanıp İstanbulluya
hobi bahçeleri sunulacak. Halkımızın organik tarım yapabilmesi için belediye
olarak destek verip ayrıca, ürünlerin satışı noktasında da bir organizasyon oluşturup
Beykoz’u önemli bir organik tarım merkezi haline getireceğiz. Mesela denizle iç
içe yaşayan Beykoz’un bir balık hali yok. İşsizlik had safhada. Beykoz’un bir
sanayi sitesi yok. Peki bunu mevcut belediye yönetimi görmüyor mu diyeceksiniz.
Bunları görmek için yüreğinle bakmak, çözümlemek için de gerçekten istemek
gerekir. Bu sorunların çözümü de Milli Görüş’tedir.”
Selman Yücel hemen bu noktada merhum
Necmettin Erbakan’ın sözünü dile getirerek. “Erbakan Hocamız’ın da eskiden dediği
gibi ; Garson Devlet halka hizmet eden devlettir. biz garson devlet olmalıyız.
Garson devlet; halkına yukardan bakan, hor gören devlet değildir. Onun bütün
talebini kendi vazifesi gibi kabul edip, onun talebini emir olarak görendir.
Bizim belediyecilik anlayışımızda bu var” ifadelerini kullanıyor.
HER ZAMAN SEÇİM DÖNEMİ
Seçim çalışmalarında nasıl bir yöntem
izleyeceksiniz, diye soruyoruz. İşte cevabı:
“Biliyorsunuz, televizyonlarda ve basında
Milli Görüş’e ambargo var. Malum çevreler bizimle ilgili haberleri yayınlamazlar.
Ama bizim için bu sorun değil çünkü bizde hadi seçim dönemi çalışmalarını başlatıyoruz
gibi bir şey söz konusu değildir. Bizde seçim çalışmaları hiç kesintiye uğramadan
devam eder. Türkiye’nin en dinamik ve en organize teşkilat yapısına sahibiz.
Beykoz’un 180 bin seçmeni var. Bu 180 bin seçmenle biz her zaman birebir ilişki
içindeyiz. Biz de 5+5+5 diye bir sistem vardır. Buna göre 300 seçmeni olan bir
sandıkta 5 erkek sorumlumuz, onun yanında da 5 hanım 5 de genç sorumlumuz vardır. Bu 15 kişilik ekip o 300 seçmenle her zaman
birebir ilişki içindedir. Ayrıca dernekler ve sivil toplum kuruluşlarına Milli
Görüş iktidarında belediyenin nasıl olacağını anlatırız. Sorunların çözümü
yerelden başladığı için de bizim için en önemli ve olmazsa olmaz kurumlardan
biri muhtarlıklarımızdır. Milli görüş iktidarında muhtarlarımız belediyenin ayrılmaz
bir parçası olacaktır. Çünkü halkın ne istediğini onlardan iyl kimse bilemez.
Biz mahalleleri en iyi şekilde onlarla yönetiriz. Biliyorum, çeşitli sorunları
var. Mühürleri ellerinden alındı, ekonomik sıkıntıları var. Ama biz bir şekilde
bunu çözeriz.”
SORUNLARI HALK TESPİT EDECEK
Peki diyoruz Saadet Partisi “ Selman
Yücel “ Beykoz Belediye Başkanı olursa neler yapacak ? İlk akla gelen
projeleriniz nelerdir ? diye sorduk sayın Yücel’e;
“31 Mart sabahı geri dönüyoruz.
Seçildiğimiz ilk gün ; Eyüp Camii’nde sabah namazı kılacağız. Sonrasın da
Rahmetli Erbakan hocamızın kabrini ziyaret edip Kuran-ı Kerim okuyacağız.
İşe belediyenin kapısına “Rüşvet alanda,
verende melundur” yazısını asarak başlayacağız. Halk kendini yönetecek. Bizim
milli görüş belediyeciliğimizde halk meclislerimiz vardır.
Kahvehanelere önceden haber gönderip , başkan
halk ile görüşecek şikayetlerinizi,taleplerinizi şu gün şu saatte dinleyecek.
Haberini vereceğiz. Halkımız hizmeti tespit edecek, biz de çözümü üreteceğiz.
Milli Görüş belediyeciliğinde halkın şikayetçi olduğu başkan yardımcısı ve
müdüre yer yoktur. Halk için çalışmayan gider yerine de çalışacak olan gelir.
Beykoz Belediye Başkanı olduğum gün bunun sözünü tüm Beykoz’a açık bir şekilde
vereceğim. Beni ben gibi temsil etmeyen başkan yardımcısı ve müdürle bir gün
bile çalışmam.”Röportaj: Ayşe DURSUN
tunaydinayse@outlook.com
tunaydinayse@outlook.com
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder